Amel-i Yolculuk

Değerli Dostlarım, Önceki sohbetimde en son kıyametin kopmasında kalmıştık. Şimdi kaldığımız yerden devam ediyorum.Kıyamet koptu tekrar dirilmem acbüzzeneble oldu.Onun üzerine etler giydirildi. Yeniden vücüt verdi rabbim bana. Ruhumda girdi bedenime.Ben ruhumla bedenimle insan oldum yeniden şimdi.Yolculuk devam etti. Heyecan dolu yolculuk.Herkes çıplak anadan doğma ama bir birine bakan yok.Herkes kendi derdinde.Allah Teala buyuruyor: ''O gün herkesin kendine yetip artacak derdi vardır''. Varıldı huzuru ilahiye.Koşarak...yuvarlanarak... binekli olanlarda var. Amel defteri açıldı. Ve yine rabbim buyuruyor:''İnsanın amel defteri boynunda asılı idi''. Allahü Teala buyuruyor:''Her insanın dünyada işlediklerini boynuna astık.Kıyamet günü onun için bir kitap çıkarırız ki orada her şeyi yazılmış olarak bulur. Hesaplaşma başladı. Tek tek amellerden soruldu. Şahitler getirildi,şahitler dinlendi. Bir bir anlatıldı dünyada yapılanlar. Gizli kaldığını sandığımız en ufak ayrıntılar bile vardı amel defterinde. Şaşırdım dona kaldım. Zira küçük büyük her şey yazılıydı bu kitapta. Allahü Teala buyuruyor:''Kitap ortaya konmuştur. Şuçluların onda yazılı olanlardan korkmuş olduklarına görürsün. Vay halimize derler, bu nasıl kitapmış!.Küçük büyük demeksizin hepsini sayıp dökmüş. Böylece yaptıklarını karşılarında bulmuşlardır. Senin Rabbin hiç kimseye zulmetmez''İnkarıda mümkün olmadı.Bedenimin tüm organları tek tek şahitlik etti yaptıklarıma. Allahü Teala buyuruyor: ''O gün artık insan kendi kendinin şahididir.'' O zaman bende ikinci pişmanlık başladı. Hesaplar görüldü hak sahipleri hakkını aldı.Peygamberimiz buyuruyor: Ümmetimden müflis olan o kimselerdir ki kıyamet günü namazı orucu ve zekatı olduğu halde gelir. Ancak birine küfretmiş,diğerinin kanını dökmüş,bir diğerinin de malını yemiştir.Hasenatı buna,öbürüne ve diğerine dağıtılır. Üzerindeki borçlar bitmeden hasenatı tükenmişse öbürlerinin günahlarından alınır üzerine yüklenir ve böylece ateşe atılır. Din gününün sahibi Allah Cellecelelühu hükmünü verdi. Kimi iflas etti, kimi sevindi. Ve adli ilahi tecelli etti yerini buldu. Benim gibi pişman olanlar az değildi. O günahkarların rabbleri huzurunda başlarını yere eğecekleri Rabbimiz: Gördük,duyduk. Şimdi bizi dünyaya geri gönderde salih ameller yapalım,artık kesin olarak inandık diyecekleri zamanı bir görsen..Yine pişmandık ama bu aşamadaki pişmanlık neye yarar ki. Verilen hüküm gereği benim yönüm cehenneme doğruydu. Çünkü bana ilk defa namazdan soruldu. Fakat benim amel defterimde namazdan bir şey yoktu. O zaman diğer amellerime hiç bakılmadı. Peygamberimiz buyuruyor:''Kulun ilk hesaba çekileceği ameli namazdır''. Haketmiştim azabı. Yaklaştıkça cehenneme yükselen alevleri gördüm. Korkutucuydu,homurtusu kulakları deliyordu.Dünyada işitmediğim bir ses;dehşet dolu bir ses.Yine pişmandım. Neden azıksız geldim buraya diye. Allahü Teala buyuruyor:''O gün cehennem getirilir. İnsan yaptıklarını birer birer hatırlar. Fakat bu hatırlamanın ne faydası var.İşte ozaman insan:Keşke bu hayatım için bir şey hazırlayıp getirseydim der'' Pişmanlığım fayda vermedi tabi. Devam etmek zorundaydım.Mahkumdum,çaresiz girdim cehenneme.Şiddeti tarif edilemez bir azab O zaman son pişmanlık. İnkarcıların feryadını işittim. Haykırıyorlardı,keşke toprak olsaydım diye. Allahü Teala buyuruyor:'' Biz yakın bir azapla sizi uyardık. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkarcı kişi keşke toprak olsaydım diyecek''.Ve bu ayetin ilahi mesajından ne kadar gafil olduğumu anladım. Ama neye yarardı bu pişmanlık. Aslında buradaki hayat dünyadakinden çok daha güzel. Ancak herkes için değil tabi. iyi amelleriyle buraya gelmiş olan günahsızlar için son derece güzel bir hayat. Bunlar kesinlikle dünyaya geri dönmek istemiyorlar. Bir gün putperest olan bir adam Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem'e: Ancak benim ölmüş olan kızımı diriltirsen ben islama girerim dedi. Birlikte kızın mezarına gittiler ve peygamberimizin kıza hitap etip onu çağırması üzerine kız mezarından çıktı ve geldim ya rasülallah dedi. Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellemde : yer yüzünde kalıp na ve babanla yaşamak ister misin diye sordu. Kız:''Hayır!, zira öteki tarafta anne ve babamdan üstün bir çok şeylerle karşılaştım diyerek tekrar mezarına girdi. Çünkü dünyada gördüklerimiz ahirete kıyasla bir damla bile değil. Peygamberimiz buyuruyor:''Ahirete göre dünya, sizden birinin parmağını denize daldırmasına benzer. O kişi parmağıyla ne kadar suyla dönmesine baksın.'' Ne kadar olabilir ki. Daha sonra kesin hüküm verildi. Cennetlikler cennete, benim gibi dünyada gününü gün edip gafletle hayat geçirenler feryadı figan içinde cehenneme sevk edildiler. Sohbetimi burada bitirmek isterim. Tekrar görüşmek ümidi ile..

#Amel #Ölüm #Ahiret