top of page

 

YAĞMUR DUASI (İSTİSKA)

 

İstiska. sözlükte birisinden su istemek anlamındadır.

Terim olarak: Yağmur yağmaması sebebiyle meydana gelen kuraklık zamanında Allah'tan yağmur istemek demektir. Buna Türkçemizdc yağmur duasına çıkmak denir.

 

İçecek ve kullanacak suyu olmayan: hayvanları, bahçe ve tarlaları sulayacak kuyu ve nehir suları bulunmayan veya suları ihtiyacı karşılamaya yeterli olmayan bir yerdeki halkın, yağmur vermesi için Allah'a yalvarması, dua etmesi caizdir. Yağmur duası Peygamber Efendimiz ve onun halifeleri tarafından da yapılmıştır.

Hz. Aişe (R. A. ) den nakledilmiştir:

Bazı kişiler, yağmur yağmadığı için kuraklıktan sıkıntıya düştüklerini Peygamberimize söylemişler, bunun üzerine Peygamber Efendimiz:

 

- "Yağmursuzluktan şikayet ediyorsunuz: halbuki Allah Tealâ; kendisine dua etmenizi emretmiş ve duanızı kabul edeceğini de bildirmiştir." ( Ebû Davut. Salât. 260.) dedikten sonra ellerini göğe doğru açarak dua etmiştir. Duadan sonra Allah'ın izni ile yağmur yağmıştır.

 

Üç gün peşpeşe cemaatle birlikte köy veya kasaba dışına çıkıp yağmur duası yapmak müstehaptır. Duadan önce fakirlere sadaka vermek, herkesin günahlarından tevbe ve istiğfar etmesi, haksız yere alınan şeyler varsa sahiplerine verilerek helâlleşilmesi gerekir. Yağmur duasına giderken mütevazi ve boynu bükük bir durumda olmak, ihtiyarları ve çocukları, yavrularıyla birlikte hayvanları da götürmek müstehaptır.

 

Yağmur duasında kıbleye dönülür, imam ayakta ellerini yukarıya kaldırarak dua eder. cemaat da oturduğu yerde "âmin" der.

Peygamberimizden nakledilen yağmur dualarından birisi şudur:

 

 

"Allâhümmeeskınâ ğaysen, muğîsen, henîen, merîen, merîan, ğadekan, mücellilen, sahhan, âmmen, tabakan dâima.

Allâhümme! Eskine'l-ğayse ve la tec'alnâ mine'l-kaanitîn.

 

 

Allâhümme! İnne bi'l-bilâdi ve'l-ibâdi ve'l-halkı mine'I-le'vâi ve'd-danki, mâ lâ neşkü illâ ileyk.. Allâhümme! Enbit lene'z-zer'a ve edir lene'd-dar'a ve eskınâ min berakâti's-semâi. Ve enbit lenâ min berekâti'l-ardi.

 

Allâhümme! Innâ nestağfirüke inneke künte gaffara, fe-ersili's-semâe aleynâ midrârâ." Yağmur yağınca

 

"Allâhümme sayyiben nâfian". "Allah 'im! Bunu hakkımızda faydalı bir yağmur kıl!" denir. Yağmur, lüzumundan fazla yağıp zarar vermesinden korkulduğu takdirde de:

 

"Allâhümme havâleynâ ve lâ aleynâ' "Ya Rabbi. bunu zarar vermeyecek yerlere yağdır, bizim üzerimize yağdırma!" diye dua edilir. İmam Azam'a göre yağmur duasında kılınacak sünnet bir namaz yoktur. Ancak, cemaatin ayrı ayrı namaz kılması caizdir. Dua ederken elbiseyi ters çevirip giymek de gerekli değildir.

 

Küsûf Namazı

Güneş tutulduğu zaman iki rek'at cemaatle namaz kılınır. Nitekim

 

Peygamber Efendimiz, güneş tutulunca, mescide giderek cemaate iki rek'at namaz kıldırmıştır. Bunu. Cuma'yı kıldıran imam kıldırır. Bu namazda ezan okunmaz ve ikamet getirilmez. Kıraat

 

açıktan yapılmaz. Cuma imamı yoksa, cemaat namazı kendi başlarına cemaatsiz olarak kılar. Peygamberimizin oğlu İbrahim'in vefat ettiği gün güneş tutulmuştu. Halk. İbrahim'in ölümünden

dolayı güneş tutuldu dediler.

 

Bunun üzerine Peygamber Efendimiz: güneş ve ay tutulması ile ilgili böyle bir inancın yanlış olduğunu bildirerek şöyle buvurdu:

 

 

"Güneş ve ay hiç kimsenin ölümü veya hayatından dolayı tutulmazlar. Bunu görünce namaz kılın ve Allah 'a dua edin." (Buhari,Küsûf,1;Müslim,Küsûf,5)

 

Hüsûf Namazı

 

Ay tutulduğu zaman iki veya dört rek'at kılınan bir namazdır. Bu namaz cemaatle değil, evde tek başına kılınır.

 

Şiddetli rüzgar, deprem ve salgın hastalık gibi korkunç olaylar sırasında da güneş ve ay tutulmalarında olduğu gibi namaz kılınır.

 

bottom of page