top of page

Namazı  Bozan Şeyler

 

 

1.Namazda konuşmak. (Bilerek, bilmeyerek, yanılarak ve uyuklayarak nasıl olursa olsun insan sözü namazı bozar.)

 

2.İnsan sözüne benzeyen dua. (Ya Rab! beni şöyle giydir, şöyle yedir veya lalan kadını bana nasip eyle! gibi.)

 

3.Namazda iken birine selâm vermek veya başkasının verdiği selâmı almak. Verilen selâmı, el, baş veya parmak işareti ile almak namazı bozmaz, ancak mekruhtur.

4.Namazda namaza ait olmayan bir iş yapmak.

 

Buna "amel-i kesir" denir ki anlamı, "çok iş" demektir. Namazın bozulmasına sebep olan bu "çok iş" in belirlenmesindeki ölçü şudur:

 

Namaz kılan bir kimse namazla ilgili olmayan bir işle uğraşırken onun namaza durduğunu bilmeyen ve bu halde gören bir insan şüphe etmeden, "Bu adam namazda değildir, çünkü namaz kılan bu kadar işle uğraşmaz" derse, dışardan bakan insanı bu kanaate vardıran işlere, "amel-i kesir=çok iş" denir.

 

Namaz kılan kimse, namazda olup olmadığında şüphe edilecek bir işle uğraşırsa buna da "amel-i kaîil" denir ki "az iş" demektir. Bu ise namazı bozmaz, fakat mekruhtur.

 

Namazda saç ve sakal taramak, vücudun herhangi bir yerini bir rükünde üç kere kaşımak namazı bozar. Bir veya iki kere kaşırsa bozulmaz. Vücudun herhangi bir yerini el kaldırmadan üç defa kaşımak bir defa kaşıma sayılır ve bu kaşıma da namazı bozmaz.

 

Çocuğu alıp emzirmekle namaz bozulur. Eğer çocuk, namaz kılan kadının memesini emip süt çıkarsa namaz bozulur, bir veya iki defa emmekle süt çıkmazsa namaz bozulmaz. Süt çıkmasa bile iki defadan fazla emmekle de bozulur.

 

Namazda özürsüz olarak peşpeşe ve durmadan üç adım atmak namazı bozar. Bir kimsenin çarpması veya çekmesi ile namaz kılman yerden istemiyerek üç adım yürümekle namaz bozulur.

 

Namazda sadece bir defa bir el ile başındaki sarık veya takkeyi alıp yere koymak, yahut bunları yerden alıp başına giymek namazı bozmaz. Namazda sarığı çözülüp bunu tek elle bir veya iki kere düzeltmekle namaz bozulmaz. Namaz kılan, el veya kamçı ile birisine vurursa namazı bozulur.

 

Namazda bulunan bir erkeği,karısı öpse veya okşasa namazı bozulmaz.Ancak bununla şehvet meydana gelirse bozulur.Namazda olan bir kadına kocası şehvetle dokunsa veya şehvetle olsun olmasın öpse kadının namazı bozulur.Ancak bakmak veya düşünmekle bozulmaz.Çünki bunlardan kaçınmak mümkün değildir.

 

Namaz kılan bir kimseye "ileri git." veya yanında namaz kılacak olana "yer aç" denilse, o da başkasının emrine uyarak bunları yapsa namazı bozulur. Çünkü namazda başkasının emriyle hareket etmiştir. Ancak kendi kendine ileri gitmesi veya safta yer açması ile namaz bozulmaz.

 

Namazda güneşten rahatsız olan kimse bir veya iki adım yürüyerek gölgeye çekilse namazı bozulmaz. Namazda pantolonunu bağlamak namazı bozar, çözmek ise bozmaz. Namazda olan kimseden bir şey istenip o da, evet veya hayır anlamında işarette bulunsa namazı bozulmaz.

 

5.Kıbleden göğsünü çevirmek, 6.Dışardan birşey yemek,

 

7.Dişlen arasında kalan -nohut tanesi kadar- şeyi yutmak, 8.Ağızda sakız veya başka birşey çiğnemek.

 

Ağıza alman şeker, eridikçe tadı boğaza gitse namaz bozulur. Namazdan önce tatlı bir şey yiyen kimse, namaz kılarken bunun tadını ağzında hissedip ııtsa namazı bozulmaz.

 

9.Namazda bir şey içmek. 10.özürsüz olarak öksürmek.

 

Bir özürden dolayı öksürmek namazı bozmaz. Okuyuşuna engel olan balgamı gidermek, sesini düzeltip güzelleştirmek, yanlış okuyan imamın hatasını doğrultmak ve namazda olduğunu bildirmek için öksürmek namazı bozmayan özürlerdir.

 

11.Bir şeye ürlemek. 12.Ah diye inlemek. 13.Ah, oh demek.

14.Ağrıdan veya dünyaya ait bir musibetten dolayı sesle ağlamak. (Cennet veya cehennemi

 

 

hatırlamaktan dolayı ağlamak namazı bozmaz.)

15.Aksırana "Yerhamııkellâh"', kötü bir habere "înnâ lillahi ve innâ ileyhi râciûn, iyi habere "Elhamdü Hilâli", hayret edilecek bir habere "Sübhânellâh" demek. Allah'ın adını işitince "celle celâlühü", Peygamberimizin adını işitince "Salât ve selâm" okumak.

 

Başka bir namaz kılanın "vele'ddallin" okuduğunu işitip "Âmin" deyen kimsenin de namazı bozulur.

 

16.Birine cevap vermek maksadıyla âyet okumak. (Cevap maksadıyla değil de namazda olduğunu bildirmek için okursa namaz bozulmaz.) Namazda olduğunu bildirmek için yüksek sesle okumak da namazı bozmaz.

 

17.Teyemmümle namaz kılanın suyu görüp kullanmaya gücü yetmesi, 18.Ayaklara giyilen mestlerin mesh müddetinin namazda sona ermesi. 19.Ayağından az bir uğraşma ile de olsa mestleri çıkarmak,

 

20.Rükû ve secdeleri imâ ile yapmakta olan kimsenin namaz içinde rükû ve secde yapmaya gücü yetmesi,

21.Sabah namazını kılarken güneşin doğması,

 

(Bayram namazı kılarken zeval vaktinin gelmesi ve cuma kılarken ikindi vaktinin girmesi ile de bu namazlar bozulur.)

22.Özür sahibinin özrünün ortadan kalkması.

 

23.Kasten veya bir başkası tarafından abdestin bozulması. 24.Bayılmak ve çıldırmak.

 

25.Ergenlik çağında olan bir kız veya kadının, cemaatle kılınan namazda erkeğin yanında veya önünde durması. Buna "muhazaîı nisa" denir. Bu durumda erkeğin namazının bozulması için bazı şartların bulunması gerekir. Bunlar:

 

a)Namaz kılanın mükellef olması. (Çocuğun namazı bozulmaz.) b)Erkek ve kadının ikisinin de namazda olması.

 

c)Namazın rükûlu ve secdeli namaz olması (cenaze namazı böyle bir durumda bozulmaz.) d)Erkek ve kadın, ikisinin de aynı namazı beraber kılması.

 

e)Her ikisinin de arada perde olmadan bir mekânda bulunması. (Eğer biri bir adam boyu yüksekte, diğeri alçakta olur ve organları birbirinin hizasında bulunmazsa namaz bozulmayacağı gibi ikisi aynı yerde bulunup aralarında bir perde veya bir adam sığacak kadar açıklık olursa yine namaz bozulmaz.)

f)İmam namaza başlarken kadın cemaate de imam olduğuna niyet etmek.

g)Muhâzatın (yani; kadının, erkeğin yanında veya önünde durması) bir rükünde olmak. Sayılan bu şartların bulunması halinde erkeklerin namazı bozulur.

 

Eğer kadın, namazda uyduğu imamın hizasında veya önünde durursa imamın namazının bozulması ile kendi namazı da bozulmuş olur. ( Şafiî, Maliki ve Hanbeli mezheplerine göre. imamın arkasında namaz kılan erkeklerin yanıbaşında veya önünde kadının namaz kılması halinde, kadının namazı bozulmadığı gibi erkek olan cemaatin de namazı bozulmaz.)

26.Bir namazı kılarken başka bir namaza geçmek maksadıyle tekbir almak.

Bu durumda ikinci bir namaza başlamış olduğundan, önceden kıldığı namaz bozulmuş olur. 27.Vücudunda örtünmesi gereken yerin bir rükün (üç teşbih) miktarı açık kalması veya üzerine

namaza mani pislik bulaşması.

 

Açılan yer hemen örtülürse namaz bozulmaz. 28.Ezberinde olmayanı namazda mushafa bakarak okumak. Yazılı bir şeye bakıp manasını anlamak namazı bozmaz.

 

29.İmama uymuş olan kimse bir rükünde imamla birlikte olmayarak onu geçmek. (Meselâ: İmamdan önce rükûa varıp kalktıktan sonra bu rükûu, imam ile beraber yapmaz veya

 

imamdan sonra iade etmiyerek namaza devam edip imam ile selâm verirse namazı bozulmuş olur.) 30.Namazın sonunda teşehhüd miktarı oturduktan sonra namaz içindeki secdelerden birini veya tilâvet secdesini yapmadığını hatırlayan kimse yapmadığı secdeyi yerine getirdikten sonra "Kade-i

ahire"yi iade etmezse namazı bozulmuş olur.

31.Üç ve dört rek'atli farzlardan (mukim olduğu halde) kendini misafir zannederek iki Tek'atın

 

sonunda selâm vermekle namaz bozulacağı gibi öğlenin farzını cuma. yatsının farzını teravih zannederek veya bilmediği için dördü iki rek'at zannederek birinci oturuşun sonunda selâm vermek de namazı bozar. Çünkü bu selâm, namazı bitirmek için bilerek yapılmıştır.

 

Dört rek'atlı bir namazı kılarken ikinci rek'atın sonunda, bunu son rek'at zannederek yanlışlıkla selâm vermekle namaz bozulmaz. İmama birinci rek' attan sonra yetişen kimse, imam selâm verirken kendisi selâm vermeyip kılamadığı rek'atları tamamlamak üzere ayağa kalkması gerekirken yanlışlıkla imamla beraber selâm verse yine namazı bozulmaz.

32.Manası değişecek şekilde Kur'an'ı yanlış okumak.

Buna: "Zelletü'l-Karî" denir. Anlamı: "Okuyanın sürçmesi", yani yanlış okuması demektir. Namazı bozup bozmaması yönünden bu konunun kısaca açıklanması gerekir. Şöyleki:Kur'an. kasten yanlış okunur ve bununla mana değişirse namaz bozulur. Hata veya unutarak yanlış okunduğu takdirde:

 

a)Eğer yanlışlık kelimelerin hareke veya sükûnunda ise manada bir değişiklik olsun veya olmasın namaz bozulmaz. Şeddeli olan harfi şeddesiz, şeddesizi şeddeli okumak, uzatılarak okunması gerekeni kısa. kısa okunması gerekeni uzatarak okumak, idğam sapılacak yerde yapmamak, yapılmayacak yerde idğam yapılarak okumakta da hüküm böyledir, yani namaz bozulmaz.

 

b)Vakıf, ibtida ve vasıl hallerinde yani durulacak yerde geçmek, geçilecek yerde durmak gibi hatalı okuyuşlarda da mana değişikliği olsa bile namaz bozulmaz. Çünkü bunlara riayet ederek okumak da halk için zorluk vardır. Kelimeyi bölerek okumak meselâ. "Elhamdü" kelimesini önce "Elhcun" deyip kalan kısmını sonra tamamlamak da namazı bozmaz.

 

c)Eğer bir harf yerine başka bir harf okuyup bununla mana değişmez ve Kur'an'da o kelimenin benzeri bulunursa namaz yine bozulmaz. "Zatimin" yerine "zalimûn" okumak gibi. Eğer harfin değişmesiyle kelimenin manası değişmez, fakat o değişik kelimenin bir benzeri Kur'an'da yoksa İmam Azam ile İmam Muhammed'e göre namaz bozulmaz. İmam Ebu Yusuf'a göre bozulur. "Kavvâmine" yerine "Kayyamine" gibi.

 

Eğer harfin değişmesiyle mana da değişir ve o kelime Kur'an'da bulunmazsa namaz bozulur. Bir kelimede okunması gereken harf yerine başka bir harf okuyan ve bazı harfleri çıkaramayan

 

peltek kimsenin doğru okumak için gayret göstermesi ve telaffuz edemediği harflerin bulunmadığı ayetlerden namaz caiz olacak kadar ezberlemesi gerekir. Bu olmadığı takdirde okuyabildiği kadarı ile namazını kılar, fakat başkasına namaz kıldıramaz.

 

Namazda Abdestin Bozulması

 

Namazda abdestin bozulması iki şekilde olur. Biri isteği olmayarak, diğeri de kendi isteği ile abdestin bozulması. Namazda kendi isteği olmayarak abdesti bozulan kimse, hiç konuşmadan hemen en yakın bir yerde abdest alır ve bıraktığı yerden namazını istediği yerde tamamlar. (Buna namazı bina etmek denir.) Şafiî mezhebinde namazı yeni baştan kılar. Hangi rükünde abdesti bozulursa onu-rükû veya secde gibi- iade ederek namazı tamamlar. Eğer namazda abdesti kasten kendi isteği ile bozmuşsa namazı yeni baştan kılar. (Buna istinaf denir.) ihtilaftan kurtulmak için en faziletli olan. her iki durumda da namazı veni bastan kılmaktır.

 

bottom of page