
Cennete Yolculuk Dini Bilgiler Sohbet Ve Makale Platformu
HAC
İslâm'ın beş esasından birisi de hac'dır. Hicretin 9'ncu yılında farz kılınmıştır. Haccın farz oluşu; kitap, sünnet ve icma' ile sabittir.
Kur an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur:
اليبس هيلا عاطتسا نم تيبلا جح سانلا ىلع هللو
"Gitmeğe gücü yetenlerin Kâ'beyi ziyaret etmesi (haccetmesi), Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır." (Âl-i İmran:97)
Peygamberimiz de şöyle buyurmuştur:
"islâm beş esas üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın Resulü olduğuna şahidlik etmek, namaz kılmak, zekât vermek, kâbeyi ziyaret etmek ve Ramazan orucunu tutmaktır." (Buhari,iman,2;Müslim,iman,5)
Haccın Faydaları
Her şeyden önce hac, Allah'ın emridir ve bunun için yerine getirilmesi gerekir. Bununla beraber haccın pek çok faydaları vardır. Şöyle ki:
Hac, günahlara keffarettir. Allah rızası için hacceden kimsenin küçük günahları bağışlanır.Nitekim Peygamberimiz:
"Kim Allah için hacceder de hac esnasında kötü sözlerden ve Allah'a karşı gelmekten sakınırsa annesinin onu doğurduğu günkü gibi (günahlarından arınmış olarak hac'dan) döner" buyurmuştur Resul-i Ekrem Efendimizin doğup-büyüdüğü. İslâm Dininin dünyaya yayıldığı kutsal yerleri
görmek, insanın maneviyatını yükseltir ve dinî duygularını kuvvetlendirir.
Kişinin hac esnasında normal elbiselerini çıkararak, ihrama girmesi ona mahşer gününü hatırlatır.
Ayrıca hac yolculuğu, insana zorluklara karşı dayanma gücü kazandırır.
Diğer taraftan mala olan bağımlılığı azaltarak, fakirlere ve yoksullara karşı merhamet duygularını geliştirir.
Hac, dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan müslümanları yılda bir defa bira-raya getirip birbirleriyle tanışmalarını, birbirlerinin dert ve problemlerine çözüm üretmelerini sağlar.
Ülkeleri, dilleri ve renkleri ayrı olan müslümanlann aynı gaye için biraraya gelmeleri ve hep birlikte Allah'a yönelerek ibadet edip O'ndan af ve bağış dile¬meleri, ruhları arındırarak İslâm kardeşliğini güçlendirir.
Sosyal durumu ne olursa olsun, her seviyedeki müslümanın ihrama girerek aynı kıyafet içinde bulunması, doğuşta Allah katında eşit oldukları fikrini hatırlatır.
Hac Kimlere Farzdır
Hem mal. hem de beden ile yapılan bir ibadet olan hac. şu şartları taşıyanlara farzdır: 1.Müslüman olmak.
2.Akıllı olmak.
3.Ergenlik çağına gelmiş bulunmak. 4.Hür olmak.
5.Haccın farz olduğunu bilmek.
(Bu. müslüman olmayan ülkelerde müslümanlığı kabul edenler içindir. İslâm ülkelerinde yaşayan müslumanlar için böyle bir şart aranmaz.)
6.Aslî ihtiyaçlardan başka, hacca gidip dönünceye kadar kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu aile ferdlerinin geçimlerini sağlayacak servete sahip olmak.
7.Hac yolculuğu için gereken vasıta ve yol masraflarını karşılayacak parası olmak.
8.Haccı yapabilecek zamana yetişmiş olmak.
Haccın Edasının Şartları
Yukarıda sayılan şartlardan başka, hac görevini bizzat yapmak için bazı şartlar daha vardır. Bunlara, Haccın edasının şartları denir ve şunlardır:
1.Vücutça sağlıklı olmak. Kör. kötürüm. felçli ve hac yolculuğuna daya-namıyacak kadar hasta ve yaşlı olmamak.
2.Hapiste olmak gibi hacca gitmesine bir engeli bulunmamak. 3.Yol güvenliği olmak.
4.Kadının yanında kocası veya evlenmesi caiz olmayan bir mahremi bulunmak
(Hanefi mezhebinde yanında kocası veya evlenmesi caiz olmayan bir mahremi bulunmayan bir kadının dinen sefer sayılan bir mesafeye yolculuk etmesi caiz değildir. Şafii mezhebinde ise yanında kocası veya mahremi olmayan kadın, güvenilir kadınlarla birlikte yola çıkıp farz olan haccı yapabilir. Günümüzdeki uygulama da buna göre yapılmaktadır. Bu. Şafii mezhebinde farz olan hac ve umre için böyledir. Nafile hac ve umre için ise yanında kocası veya mahremi bulunmayan bir kadının yolculuk yapması Şafii mezhebine göre de caiz değildir.)
5.Kocası ölmüş veya boşanmış olan kadının iddet süresi bitmiş olmak.
Haccın Sahih Olmasının Şartları
1.Müslüman olmak. 2.Akıllı olmak. 3.İhrama girmek.
4.Haccı belirli zamanda yapmak.
5.Vakfe, tavaf ve sa'y gibi menâsikten her birini tayin edilen yerlerde yap-maktır.
Haccın Vakti
Haccın belirli vakti vardır. Hac bu vakitte yapılır. Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur:
تامولعم رهشا جحلا
"Hac, bilinen aylardadır." (Bakara:197)
Hac ayları, hac menâsikinin başlayıp devam ettiği Şevval. Zilkade ayları ile Zilhicce'nin ilk on günüdür. Hac, bu aylarda yapılır.
Haccm Farzları
Haccın farzları, birisi şart ikisi rükün olmak üzere üçtür: 1.İhrama girmek (şarttır)
2.Arafatta vakfe yapmak. 3.Kâbeyi tavaf etmek.
İhram
İhram. Hac veya umre yapacak olan kimsenin helâl olan bazı fiil ve davranışları belirli bir süre için kendisine haram kılmasıdır.
İhramın iki rüknü vardır:
1.Niyet: Yapmak istediği hac veya umreyi kalben tayin etmektir. Bunu dil ile söylemek müstehaptır.
2.Telbiye, yani;
"Lebbeyk, Allâhümme lebbeyk, Lebbeyke lâ şerike leke lebbeyk. İnnelhamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk lâ şerike lek." söylemektir. (Manası: "Allah'ım, davetine isteyerek uydum, emrine amadeyim. Eşin ve ortağın yoktur. Sana yöneldim, hamd senin, nimet senin, mülk de senindir. Eşin
ve ortağın yoktur." )
Hac veya umreye yahutta her ikisine birden niyet edip telbiye getirmekle ihrama girilmiş ve haccın ilk farzı yerine getirilmiş olur.
Yalnız niyet veya yalnız telbiye ile ihrama girilmiş olmaz. (Şafiî. Malikî ve Hanbelî mezheplerinde ise ihrama girmiş sayılmak için telbiye söylemek şart
olmayıp yalnız niyet yeterlidir.)
Bir kimse, ihrama girdiği esnada hac veya umre yahut da her ikisini yapmayı niyetinde tayin etmese de yine ihrama girmiş sayılır.
Bu kimse, yapmak istediği menâsiki tavafa başlamadan önce tayin ederse, bu tayin muteberdir. Buna göre ibadetini tamamlar. Yapmak istediği hac veya umreyi tayin etmeden tavafa başlarsa umre için ihrama girmiş sayılır. Umresini yapar, sonra da hac için tekrar ihrama girer. Böylece temettü haccı yapmış olur.
Şayet, yapacağı hac veya umreyi tayin etmeden ve tavaf da yapmadan Arafat vakfesini yapacak olursa hac için ihrama girmiş sayılır ve ifrad haccı yapmış olur.
Herhangi bir hac çeşidi için ihrama girer de sonra bunun hac mı umre mi veya her ikisi mi olduğunu unutursa Kıran haccı için ihrama girmiş olur. ( Hanbelilere göre ise bu durumdaki ihramlı dilediği hac çeşidini yeniden tayin edebilir ve tayin ettiği bu nüsükü yapar.)
İhramın Yer ve Zamanı
Hac veya umre yapacak afakilerin (mikat dışından gelecek olanların) ihramsız geçmemeleri gereken yerlere "mikât" denir ki, bu noktalar şunlardır:
1.Zulhuleyfe: Mekke'ye Medine yönünden gelenlerin mikâtıdır. Peygamberimiz burada ihrama girmiştir. Halen buraya "Âbâr-ı Ali" denilmektedir.
2.Cuhfe: Şam yönünden gelenlerin mikâtıdır.
3.Zâî-ı Irk: Irak yönünden gelenler burada ihrama girerler. 4.Karn: Necid yönünden gelenlerin mikâtıdır. 5.Yelemlem: Yemen istikametinden gelenlerin mikâtıdır.
Kızıldeniz. Süveyş yönünden gelenler "Cuhfe" yakınındaki "Râbığ" hizasında ihrama girerler. Havayoluyla Cidde'ye gelecekler de geldikleri istikametteki mikatın hizasında ihrama girerler.
Harem Bölgesine İhramsız Girmek
Harem bölgesine mahsus bir takım hükümler vardır. Bunlardan birisi de bu bölgeye her ne maksatla olursa olsun girmek isteyen afakilerin mikat sınırını geçmeden ihrama girmeleridir. Çünkü ihram, bu kutsal bölgeye saygı göstermek için vacip kılınmıştır. Bu konuda hac ve umre için gelenlerle başka maksatlar, meselâ: Ticaret ve ziyaret için gelenler arasında fark yoktur. Böylece. Mekke'ye veya Harem bölgesine gelen afakiler, hac veya umre yaptıktan sonra ihramdan çıkarlar.
( Şafiilere göre hac veya umre maksadı dışında harem bölgesine gelen âfâkilerin ihramsız girip çıkmaları caiz isede mikatta ihrama girmeleri müstehaptır.))
Mikat sınırları ile Harem bölgesi arasında oturanlar, hac veya umrelerini yaparak ihramdan çıktıktan sonra ticaret veya bir başka iş için harem bölgesi
Şafiîlere göre hac veya umre maksadı dışında harem bölgesine gelen afakilerin ihramsız girip çıkmaları caiz ise de. mikana ihrama girmeleri müstehaptır.
dışına meselâ: Cidde'ye giden afakilerin de mikat sınırları dışına çıkmadıkça Mekke'ye ihramsız girmelerinde bir sakınca yoktur.
Doğrudan Harem bölgesine veya Mekke'ye gitme niyetinde olmayıp mikat içi sayılan meselâ: Cidde'ye gidecek olan afakiler mikatı ihramsız geçebilirler. Bu durumda olanlar harem bölgesine ve Mekke'ye girip çıkma konusunda Cidde'de oturanlar gibidirler. Bir örnek vermek gerekirse: Herhangi bir iş için Cidde'ye gelmiş olan kimse, daha sonra Mekke'ye gidecek olursa. Cidde'de oturan kimse gibi ihrama girmesi gerekmez. Ancak, hac veya umre yapmak isterse bulunduğu yerde ihrama girer.
İhramın Vacipleri
1.Mikatı ihramsız geçmemek. 2.İhram yasaklarından sakınmak.
İhramın Sünnetleri
1.Tırnakları kesmek, gerekiyorsa traş olmak, kasık ve koltukaltı kıllarını temizlemek. 2.İhrama girmeden önce temizlik için gusletmek. Gusul, abdesti olanlar ve âdet görmekte olan
kadınlar için de sünnettir. Gusül mümkün olmadığında abdest alınır. Su bulunmadığı için abdest alınamazsa sünneti yerine getirmek için teyemmüm gerekmez. Çünkü buradaki gusül ve abdest temizlik içindir. Ancak daha sonra ihram namazı için teyemmüm edilmesi gerekir.
3.Erkekler İzar ve Rida denilen iki parça örtüye (yani ihrama) bürünmek. İzar. belden aşağıya sarılan, rida da vücudun üst kısmını örten havludan ibarettir. Bu örtülerin beyaz, yeni ve yıkanıp temizlenmiş olması müstehaptır.
4.İhram elbisesini giydikten sonra kerahat vakti değilse, iki rek'at ihram namazı kılmak. Namazdan sonra da niyet eder ve telbiye söyler.
5.İhramlı olduğu sürece fırsat buldukça yüksek sesle telbiye söylemek. 6.İhramdan önce vücuduna güzel kokular sürmek.
7.Hac için hac aylan başladıktan sonra ihrama girmek.
İhram Yasakları
İhrama giren kişiye ihramdan çıkıncaya kadar-yapması yasak olan iş ve davranışlar şunlardır: 1.Saç ve sakal traşı olmak, bıyıkları kesmek.
2.Kasık ve koltukaltı kılları ile vücudun diğer yerlerindeki kılları traş etmek, koparmak veya yolmak.
3.Tırnak kesmek.
4.Süs için saç, sakal ve bıyıkları yağlamak veya kına sürmek. Oje, ruj ve kokulu sabun kullanmak.
5.Güzel koku sürünmek. 6.Elbise giymek.
7.Başı ve yüzü kapamak.
8.Eldiven, çorap veya topukları kapalı ayakkabı giymek.
Giyim ile ilgili bu yasaklar, sadece erkeklere aittir. Kadınlar ise normal elbiselerini giyerler. İhrama girdiklerinde sadece yüzlerini örtmezler.
9.Cinsi ilişkide bulunmak.
10.Şehevî duyguları tahrik edici sözler söylemek. 11.Haram olan şeyleri yapmak.
12.Başkalarıyla tartışmak, kavga etmek, sövüp saymak, kötü söz ve davranışlarda bulunmak. 13.Her türlü kara avını avlamak, göstermek veya avcıya yardım etmek.
Deniz hayvanlarının avlanması yasak olmadığı gibi koyun ve tavuk gibi evcil hayvanların kesilmesi de ihramlıya yasak değildir.
Mekke şehri ve çevresindeki "Harem" denilen bölgenin avının avlanması, bitkilerinin kesilmesi veya koparılması ihramlı ve ihramsız herkes için yasaktır.
İhramlıya Yasak Olmayan İş ve Davranışlar
1.Yıkanmak, kokusuz sabun kullanmak. 2.Şemsiye kullanmak.
3.İhram örtülerini yıkamak, değiştirmek. 4.Kırılmış olan tırnağı koparmak. 5.Dişleri fırçalamak, sürme çekmek.
6.Vücudun herhangi bir yerindeki yarayı sarmak. 7.Kan aldırmak, diş çektirmek, iğne yaptırmak. 8.Silâh taşımak, kol saati ve yüzük takmak.
9.Kemer kullanmak, omuza çanta asmak. (Bunların dikişli olması zarar vermez) 10.Palto veya ceketi giyinmeden omuzlarına almak.
11.Yüz ve başı örtmemek şartıyla yorgan, battaniye veya herhangi bir örtü kullanmak. 12.Balık avlamak.
13.Saldırıp ısıran köpek, yılan, akrep, fare ve av hayvanı olmayan hayvan ve haşereleri öldürmek.
Haccın rükünleri
Haccın rükünleri, biri Arafat'ta Vakfe, diğeri de ziyaret tavafı olmak üzere ikidir.
1. Arafat'ta Vakfe
Vakfe, bir yerde kısa da olsa durmak demektir.
Haccın en önemli rüknü Arafat vakfesidir. Peygamberimiz:
"Hac, Arafat'tan ibarettir"(Tirmizi,Tefsirul-Kur'an,3;Ebu Davud,Menasik;İbn Mace,Menasik,57) buyurmuştur.
Arafat Vakfesinin Yeri
Arafat bölgesinin "Ürene Vadisi hariç" her yerinde vakfe yapılabilir.
Arafat'ta bulunan "Nemire" Mescidinin bir bölümü (Kuzey batı kısmı) de vakfe yerinin dışındadır.
Arafat Vakfesinin Zamanı
Vakfenin zamanı. Zilhicce'nin 9 ncu Arefe günü Zeval vaktinden bayramın günü fecr-i sadık yani tanyerinin ağarmaya başladığı ana kadardır. Bu süre :nde Arafat'ın Urena Vadisi hariç, herhangi bir yerinde ister vakfeye niyet sin, ister etmesin, ister bilerek, ister bilmeyerek, ister uyanık, ister uyuyarak, ter ayık ister baygın her ne suretle olursa olsun bir an bile olsa bulunan kimse 'z olan vakfeyi yapmış olur. Arafat'ta böyle süresi içerisinde kısa bir zaman olsa bulunmakla, oradan ister yürüyerekjster vasıta ile geçmiş olmak sında bir fark yoktur.
Arefe günü zevaldan itibaren bayramın birinci günü, tan yeri ağarmadan
önce, Arafat'ta kısa da olsa bir süre bulunamayan kimse hacca yetişmemiş olur. Daha sonra yeniden hac yapması gerekir.
Arafat vakfesinin güneş batmcaya kadar devam etmesi vaciptir. (Şafiîlere göre: güneşin batmasına kadar beklemek sünnettir. Güneş batmadan Arafat'tan ayrılan kimse sadece sünneti terketmiş olur. ceza kurbanı kesmesi gerekmez.)
Arafat'ta Vakfenin Sünnetleri
1.Terviye günü yani Zilhicce'nin 8 nci günü Mina'ya gitmek ve orada Arefe günü tan yeri ağarıncaya kadar beklemek. Güneş doğduktan sonra buradan Arafat'a hareket etmek. Bu sünneti bugün imkânsızlık yüzünden her kes yapamamaktadır.
2.Arafat'taki Nemire Mescidinde öğle namazından önce imamın Cumada olduğu gibi iki hutbe okuması.
3.Sonra öğle ve ikindi namazlarını bir ezan ve iki kametle öğle vaktinde birlikte kılmak. Buna cem'i takdim denir.
4.Zeval vaktinden sonra mümkün olursa ki pek çoğu için değildir-gusletmek.
Bu sünneti yapacağım diye başkalarını rahatsız etmek doğru değildir. 5.Vakfe esnasında abdestli bulunmak.
6.Oruçlu olmamak.
7.Vakfeyi, mümkün olursa Cebel-i Rahme denilen tepenin yakınında yapmak.
8.Arafat'ta bulunulduğu sürece telbiye, tekbir, tehlil, salavat ve istiğfarda bulunmak, Kur'an okumak ve namaz kılmak.
9.Kendisi, anne ve babası ile tüm mü'minler için dua etmek ve istiğfarda bulunmak. 10.Vakfeyi namazın peşinde yapmak. Vakfe yapılırken ayakta olmak oturmaktan, daha
faziletlidir.
11.Vakfeyi kıbleye dönerek yapmak. 12.Zeval'den önce Arafat'ta bulunmak.
Arafat'ta Öğle ile ikindi Namazlarının Cem'i Takdim ile Kılınması
Arefe günü, Arafat'ta öğle ve ikindi namazlarını öğle vaktinde birleştirerek kılmak sünnettir. İmam-ı A'zam Ebû Hanife'ye göre öğle ve ikindi namazlarının öğle vaktinde bir arada kılınabilmesi için:
a)Arefe günü hac için ihramlı olarak Arafat'ta bulunmak. b)Mescid-i Nemire'de imam ile kılmak şarttır.
Buna göre öğle ve ikindiyi bulundukları çadırlarda kılanlar, ister cemaatle kılsınlar, isterse yalnız olarak kılsınlar cem'i takdim yapamazlar, her namazı vaktinde kılmaları gerekir.
Şafiî, Maliki ve Hanbelî mezhepleriyle Hanefî mezhebinden İmam Ebû Yusuf ve Muhammed'e göre ise Arefe günü hac için ihramlı olanların Arafat'ta öğle ve ikindi namazlarını ister Nemire Mescidinde ister çadırlarda, ister cemaat ile isterse yalnız kılsınlar, cem'i takdim ile kılmaları sünnettir. Bugünkü uygulama da buna göredir.
Bu namazlar birlikte kılınırken ezan okunur. Önce öğle namazının ilk sünneti kılınır. Sonra kamet getirilir öğlenin farzı kılınır, sonra ara vermeden tekrar kamet getirilerek ikindinin farzı kılınır. İkindi için ayrıca ezan okunmaz ve iki farz arasında da sünnet kılınmaz. Böylece öğlenin son sünneti ile ikindinin sünneti terkedilmiş olur.
Tavaf
Hacer-i Esved'in hizasından başlayarak Kabe "yi sola almak suretiyle, yedi defa Kabe etrafında dönmek demektir. Her dönüşüne "şavt" denir. Yedi şavt bir tavaftır.
Tavafın Çeşitleri
Hacda meşru olan üç türlü tavaf vardır:
1.Kudüm Tavafı: Mekke'ye geliş tavafı demektir. Bu tavaf sünnettir.
İfrad veya kıran haccı yapmaya niyet edip ihrama giren kimse Arafat'ta vakfeden önce Mekke'ye gelir gelmez Kudüm tavafı yapar.
Mekkeliler. mikât sınırları içinden hacca gelenler, yalnız umre veya temettü haccı yapanlar, ifrad haccı yaptıkları halde Mekke'ye uğramadan doğrudan Arafat'a çıkanlar ile özel halleri sebebiyle kudüm tavafını yapmaya vakit bulama-dan Arafat'a çıkan kadınların, Kudüm tavafı yapmaları gerekmez.
Kudüm tavafının vakti, Mekke'ye gelindiği andan, Arafat'ta vakfe yapılıncaya kadar olan süredir. Arafat vakfesinin yapılması ile Kudüm tavafının vakti son bulur.
2-Ziyaret Tavafı: Haccın iki rüknünden biri olan farz tavaf budur, bu tavaf yapılmadıkça hac tamam olmaz
Ziyaret tavafının vakti, Arafat vakfesinden sonra Kurban bayramının ilk günü fecr-i sâdıktan başlayarak ömrün sonuna kadar olan zamandır.(Şafii ve hanbelilere göre Arefe günü gece yarısından sonra başlar.)
Ancak İmam-ı A'zam Ebû Hânife'ye göre ziyaret tavafının kurben kesme günlerinde yani bayramın üçüncü günü güneş batıncaya kadar yapılması vaciptir. Bundan sonraya bırakılacak olursa ceza kurbanı gerekir.
İmam Ebû Yusuf ve Muhammed'e göre ziyaret tavafının kurban kesme günlerinde yapılması vacip değil, sünnettir. Mazeretsiz daha sonraya bırakılması mekruh olup, ceza gerekmez.(Şafii ve malikilere göre de ziyaret tavafının kurban kesme günlerinde yapılması sünnettir.)
3. Veda Tavafı: Afakiler için haccın son görevidir. Hacdan sonra ülkelerine dönecek hacıların Mekke'den ayrılmadan Veda Tavafı yapmaları vaciptir. Buna "Sader Tavafı" da denir. ( Malikilere göre Mekke'den ayrılacak olan hacıya veda tavafı vacip değildir,menduptur.)
Mikât sınırları içinde Mekke ve harem bölgesinde oturanlar ile yalnız umre yapmış olanlara vacip değildir.
Ayrıca Vedâ tavafını yapmadan adet gören ve temizlenmeden Mekke'den ayrılan kadınlardan Veda tavafı düşer.
Veda tavafı, ziyaret tavafından sonra yapılır. Ziyaret tavafından sonra yapılan her tavaf veda tavafı sayılır. Mekke'den ayrılıp mikat sınırlan dışına çıkmadıkça vakti sona ermez.
Mekke'den ayrıldığı halde mikat sınırını geçmemiş olan kimse Mekke'ye döner ve veda tavafını yapar.
Şayet mikat sınırını dışarıya çıkmış olursa, dönmesi gerekmez. Ceza kurbanı keser. Fakat mikat dışına çıktığı için, ihramlı olarak geri dönüp, umre yaptıktan sonra veda tavafını yapacak olursa, ceza kurbanı gerekmez.
Veda tavafını yaptıktan sonra Harem-i Şerife girip namaz kılmakta veya tavaf yapmakta bir sakınca yoktur. Bu durumda en son yapılan tavaf veda tavafı olur.
Tavafın Sahih Olmasının Şartları
1.Niyet, niyetsiz yapılan tavaf sahih değildir. Ancak tavafın çeşidini (kudüm, ziyaret veya veda tavafı gibi) tayin etmek gerekli olmayıp, mutlak tavaf niyeti yeterlidir.
2.Tavafı, Harem-i Şerifin içinde ve Kâbenin etrafında yapmak. Mescidin dışında dolaşmak tavaf sayılmaz.
3.Şavtların çoğunu, yani en az dördünü yapmış olmak.
Yediye tamamlamak farz değil vaciptir. Fakat dört şavttan sonra eksik kalan her şavt için ceza gerekir.
Sünnet ve nafile tavaflarda ceza gerekmez.
4.Hacla ilgili tavafların her birini belirlenmiş olan zamanlarında yapmak.
Tavafın Vacipleri
1.Abdestli olmak: Abdestsiz tavaf eden kimse Mekke'de olduğu sürece tavafı iade eder. Böylece eksiğini tamamlamış olur.
Ziyaret tavafını abdestsiz olarak yapmış olan kimse, bayram günlerinde onu iade ederse ceza gerekmez. Şayet ziyaret tavafını bayram günleri dışında iade ederse Ebû Hanife'ye göre ceza kurbanı gerekir. Eğer abdestsiz olarak yaptığı ziyaret tavafını abdestli olarak iade etmeden memleketine dönerse yine ceza kurbanı kesmesi gerekir.
2.Setr-i avret: Kadın ve erkek için namazda örtülmesi vacip olan avret yerlerini örtmek. Farz ve vacip tavaflarda avret sayılan organlardan birinin dörtte biri veya daha çoğu açılacak
olursa ceza kurbanı gerekir. Dörtte birinin azında ise bir şey gerekmez. Diğer tavaflarda sadaka yeterli olur.
3.Tavaf esnasında kâbeyi sol atarafına alarak yürümek. 4.Tavafa Hacer-i Esvcd veya hizasından başlamak.
5.Tavafı hatîm'in dışından dolaşarak yapmak. Çünkü hatîm de kâbedendir. 6.Ziyaret, umre ve veda tavaflarım yedi şavta tamamlamak.
7.Tavafı, mazereti yoksa yürüyerek yapmak: Hastalık veya yaşlılık gibi bir mazeret sebebiyle yürüyerek tavaf edemeyenler tahtırevana binerek tavaf eder¬ler.
8.Tavaf namazı kılmak: Tavafın hangi çeşidi olursa olsun sonunda iki rek'-tavaf namazı kılmak.
Tavafın bu vaciplerinden biri mazeretsiz terkedilirse tavaf sahihdir, fakat ceza gerekir. Tavaf yeniden yapılacak olursa ceza düşer.
Tavafın Sünnetleri
1.Tavafta, namazda olduğu gibi beden veya elbisede namaza mani olacak pislik bulunmamak. 2.Tavafa başlarken Hacer-i Esved veya hizasına Rükni Yemani yönünden gelmek.
3.Hacer-i Esved'i istilâm etmek. ( İstilam:Hacer-i Esved'e el sürmek ve öpmek demektir. Tavafa başlarken ve her bir şavtı ta marnlayıp hizasına geldikçe ve tavaf namazından sonra Hacer-i Esved'e dönülür, namaz durur gibi tekbir ve tehlil getirilip eller kaldırılarak üzerine konur ve öpülür. Hacer-i Esved' başkasını rahatsız etmeden yaklaşması mümkün olmadığı takdirde uzaktan Hacer-i Esved' dönülerek avuçların içi Kâbe'ye çevrilir. Eller kulaklar hizasına kadar kaldırılır, "Bismillâ Allâhü Ekber" denilerek Hacer-i Esved selâmlanır ve sağ elin içi öpülür. )
Rükn-i Yemanî de aynı şekilde istilâm edilir, fakat öpülmez. El sürerek istilâm için yaklaşılamadığı takdirde uzaktan işaretle istilâm gerekmez. Bu sünnet değil, müstehaptır. Diğer rükünlerde istilâm yoktur.
4.Iztıba' yapmak. Iztıba', belden yukarı sarılan ihramın bir ucunu sağ koltuk altından geçirip sol omuz üzerine atarak sağ omuz ve kolu açık bırakmaktır.
Remel ( Remel: Erkeklerin, tavafın ilk üç şavtında kısa adımlarla koşarak ve omuzlan silkerek çalım ve çabuk yürümeleridir.)yapılması gereken tavafların bütün şavtlarında ıztıba sünnettir. Tavaf bitince omuz örtülür. Tavaf namazı omuz örtülü olarak kılınır.
5.Tavafın bütün şavtlarını ara vermeden peşpeşe yapmak.
Tavaf yapılırken vakit namazı için kamet yapılır yahut abdest bozulur veya tavafı bırakmayı gerektiren başka bir mazeret çıkarsa, tavaf olduğu yerde bırakılır; namaz kılındıktan, abdest alındıktan veya mazeret sona erdikten sonra kalan kısmı tamamlanır.
6.Erkekler mümkün olduğu kadar kâbeye yaklaşmak, kadınlar ise erkekler arasına karışmayacak bir tarzda tavaf etmek.
Tavafın sünnetlerinin mazeretsiz terki mekruhtur. Başkaca bir ceza gerekmez.
Tavafın Yapılışı
Hangi tavaf yapılacaksa ona niyet edilir ve Rükn-i Yemani tarafından Hacer-i Esved'e veya hizasına gelinir. Tekbir ve tehlil getirilerek Hacer-i Esved öpülür veya karşısında istilâm edilir ve dua edilerek tavafa başlanır. Her şavtın başında Hacer-i Esved istilâm edildikten sonra dua tekrarlanır.
Yedi şavt tamamlanınca yer varsa Makam-ı İbrahim'de, yer yoksa herhangi bir yerde iki rek'at tavaf namazı kılınır ve sonunda da dua yapılır.
Haccın Vacipleri a) Sa'y Etmek
Safa ile Merve denilen iki tepe arasında yedi defa gidip gelmektir. Safa ile Merve arasındaki mesafeye sa'y edilen yer anlamına "mes'a" denir.
Sa'yın Sahih Olmasının Şartları
1.Sa'yın. hac veya umre için ihrama girdikten sonra yapılması. İhrama girmeden önce yapılan sa'y geçerli değildir.
Ancak hac sa'yinin ihramlı halde yapılması da şart değildir. İhramdan çıktıktan sonra da yapılabilir.
Hac için ihrama giren kimse, hac Sa'yini Arafat vakfesinden önce yaparsa (ki bu sahihtir), ihramlı olarak yapması gerekir. Arafat dönüşü ziyaret tavafından sonra yaparsa ihramsız olarak yapar. Sünnete uygun olanı budur.
Umre Sa'yinin ise. umre tavafından sonra henüz traş olmadan ihramlı olarak yapılması vaciptir. Umre tavafından sonra sa'y yapmadan traş olan kimse ihramdan çıkmış olur. Traş olduktan sonra
ihramsız olarak yapılan sa'y sahihtir. Fakat vacip terkedildiği için ceza kurbanı gerekir. 2.Sa'yin muteber bir tavaftan sonra yapılması.
Muteber tavaf ise cünüp. hayız ve nifas hallerinden temizlenmiş olarak yapılan tavaftır. Tavaftan önce yapılan sa'y sahih olmaz.
3.Sa'ye. Safa'dan başlayıp Merve'de bitirmek.
Merve'den başlanacak olursa o şavt geçerli olmaz, iadesi gerekir. 4.Hac Sa'yinin. hac aylan başladıktan sonra yapılması.
Hac aylarından önce hac için ihrama girmek caizdir. Fakat hac ile ilgili diğer menasikin hac ayları başlamadan yapılması sahih değildir.
Sa'yin Vacipleri
1.Sa'yi dört şavttan sonra yedi şavta tamamlamak.
2.Sa'yi yürüyerek yapmak. Ancak herhangi bir mazereti sebebiyle yürüyerek sa'y yapamayacak olan kimse, arabaya binerek sa'yini yapabilir. Bundan ötürü bir ceza gerekmez.
Sa'yin Sünnetleri
1.Sa'yi tavaftan sonra ara vermeden yapmak.
2.Sa'y'den önce Hacer-i Esved'i istilâm ederek Safa tepesine gitmek. 3.Sa'yin şavtlarını ara vermeden yapmak.
4.Sa'yi abdestli olarak yapmak.
5.Bedeninde ve elbisesinde namaza mani pislik bulunmamak.
6.Her şavtta Safa ve Merve tepelerinin Kâbenin görülebileceği yerlerine kadar çıkmak. 7.Her şavtta Safa ve Merve'de yüzünü Kâbeye dönüp tekbir, tehlil ve dua etmek.
8.Erkeklerin Safa ve Merve tepeleri arasında yeşil ışıkla aydınlatılmış sü-tunlar arasında hervele yani kısa adımlarla koşarak yürümeleri. (Kadınlar ise hervele yapmazlar.)
9.Sa'y esnasında tekbir, tehlil ve dua ile meşgul olmak.
İbadetteki bir sünnet, imkânlar ölçüsünde yerine getirilir, aksi takdirde terkedilir. Her şavtta Safa ve Merve tepelerinin Ka'benin görülebileceği yerlerine kadar çıkmak sünnettir. Ancak izdiham sebebiyle bu sünneti yerine getireceğim diye başkalarını rahatsız etmek doğru olmaz ve bu sünnet terkedilir.
Sa'y'ın Yapılışı
Tavaftan sonra Hacer-i Esved istilâm edilerek Safa tepesine çıkılır.
"Allahım! Senin rızan için Safa ile Merve arasında 7 şavt hac (veya umre) sa'yiniyapmak istiyorum. Bana bunu kolay kıl ve kabul et." diye niyet edilir.
Safa tepesinde Kâbeye dönülerek tekbir, tehlil getirilir ve salavat-i şerife okunur. Eller kaldırılarak dua edilir ve Merve'ye doğru yürünür.
Erkekler yeşil ışıklı sütunlar arasında hervele yaparlar.
Merve'de de Kâbeye dönülerek tekbir, tehlil,salavat-ı şerife okunur. Eller kaldırılıp dua edilir. Böylece Sa'yin bir şavtı tamamlanmış olur.
Aynı şekilde Safa'dan Merve'ye dört gidiş. Merve'den de S af ay a üç dönüş olmak üzere yedi şavt tamamlanmış olur.
Gerek hac, gerek umre için sa'y birer defa yapılır: nafilesi yoktur. Bunun için her tavaftan sonra sa'y yapılmaz.
Hac sa'yının ziyaret tavafından sonra yapılması efdaldir. Ancak ziyaret tavafından sonra izdiham olacağı için Arafat'a çıkmadan önce herhangi bir nafile tavaftan sonra da yapılabilir.
Temettü haccı yapanlara gelince, onlar, umreyi tamamladıktan sonra ihramdan çıkarlar. Sa'y ise ancak ihrama girdikten sonra yapılabilir.
Temettü haccı yapan kimse, ziyaret tavafından önce hac sa'yini yapmak isterse Terviye günü veya daha önce hac için ihrama girdikten sonra bir nafile tavaf yapar, sonra da haccın sa'yini yapabilir.
b) Müzdelife'de Vakfe Yapmak
Müzdelife. harem sınırları içinde Aralat ile Mina arasımla bir yerdir.
Hacılar, arefe eünü süneş battıktan sonra Arafat'tan buraya gelirler. Burada akşam ve yatsı namazlan yatsı vaktinde birlikte kılınır. Buna Cem'i Tehir denir ve vaciptir.( Şafiîlerce müzdelife'de akşam ve yatsı namazlarının cem'i tehir ile kılınması sünnettir.)
Akşam ve yatsı namazları Arafat'ta ve yolda kılınmaz. Şayet kılınacak olursa vatsı vakti çıkmadan Müzdelife'ye gelinmiş ise yeniden kılınması eerekir. (İmam Ebû Yusufa göre Arafat'ta veya yolda akşam namazını kılmak mekruhtur. Ama kılınmış ise artık iadesi gerekmez. )
Ancak Müzdelife'ye gelmeden Arafat'ta veya yolda yatsı vaktinin çıkacağından korkulursa bu takdirde akşam ve yatsı namazları müzdelife'ye gelmeden kılınır.
Müzdelife'de akşam ve yatsı namazlarını cem'i tehir ile kılabilmek için; hac için ihramlı olmak, arefeyi bayrama bağlayan gece Müzdelife'de bulunmak ve yatsı vakti girmiş olmak şarttır.
Cem'i tehir yapılırken iki farz arasında sünnet kılınmaz. Bu itibarla akşamın sünneti ile vatsının ilk sünneti terkedilir.
İki vaktin namazı bir ezan ve ikametle kılınır. Yatsı namazı için ayrıca ezan ve ikamet gerekmez. Yatsının farzından sonra iki rek'at sünnet ile vitir kılınır.
Müzdelife'de Vakfe
Müzdelife böleesinin -Muhassir vadisi haric-her yerinde vakfe sahihtir. Ancak Kuzeh dağı üzerinde bir tepe olan ve Meşyar-i Haram denilen yerin yakınında vakfe yapmak sünnettir.
Muhassir, Müzdelife ile Mina arasında bir vâdi olup burada vakfe sahih tğildir.
Müzdelife vakfesinin sahih olması için; ihramlı olmak. Arafat vakfesini yapmış bulunmak ve kurban bayramının birinci günü tan yeri ağardıktan meşin doğmasına kadar olan süre içerisinde yapılmış olması şarttır. (Hanefîler dışındaki mezheplere göre; Müzdelife'de vakfenin zamanı Arefe gününü bayran gününe bağlayan gecedir. Şöyle ki;
a)Malikîlere göre: Güneşin batmasından tan yerinin ağarmasına kadar gecenin herhangi bi anında Müzdelife'de yapılacak vakfe yeterlidir.
b)Şafiî ve Hanbelîlere göre ise; gece yarısından itibaren başlar. Gece yansından sonra kışı da olsa orada kalanlar, hatta oradan geçenler vakfe yapmış sayılırlar.
Müzdelife'de vakfeyi terkeden kimse ceza kurbanı keser. Ancak hastalık veya bünyt zafiyeti gibi bir sebeple vakfeyi yapmamaktan ötürü bir şey lâzım gelmez. İzdiham se bebiyle vakfeyi terkeden kadınlara da ceza gerekmez.)
Geceyi Müzdelife'de geçirmek sünnettir. Bayramın birinci günü şeytan taşlamak için taşların buradan toplanması müstehaptır.Müzdelife vakfesinden sonra güneş dogmadan Mina'ya hareket
edilir.
Bu süre içinde herhangi bir anda-kısa da olsa-ister uyanık, ister uykuda, ister bayılmış olarak orada bulunanlar vakfeyi yapmış sayılırlar.
Müzdelife Vakfesinin Sünnetleri
1.Müzdelife'de secelemek.
2.Vakit girer girmez sabah namazını kılmak.
3.Sabah namazından sonra telbive. tekbir, tehlil. dua ve istiğfar ile meşgul olarak ortalık iyice aydmlanıncaya kadar vakfeyi uzatmak.
4.Mümkün olursa vakfeyi Meş'ar-i Haram yakınında yapmak.
5.Ortalık iyice aydınlandıktan sonra güneş doğmadan Mina'ya hareket etmek. c) Şeytan Taşlamak
Şeytan taşlamak, bavram günlerinde Mina'da bulunan: Küçük cemre, orta cemre ve Akabe cemsresi adı verilen taş kümelerine ufacık taşları atmaktır ve haccın vaciplerindendir.
Taş Atmanın Zamanı
Taş atmanın zamanı bayramın dört günüdür.
Bayramın ilk günü yalnız Akabe cemresine taş atılır. Bunun zamanı, tanyeri-nin agarmava başlamasından, bavramın ikinci günü avnı vakte kadar olan süredir. (Şafiî ve Hanbelîlere söre ise; sece varışından itibaren başlar.)
Bayramın 2 nci ve 3 ncü günleri her üç cemre taşlanır.
Bayramın 2. ve 3. günleri taşlamanın vakti, güneşin tepe noktasına gelmesinden ertesi gün tan yerinin ağarmaya başlamasına kadar olan süredir. Zevalden önce atılması ise caiz değildir.
(Ebû Hanife'den. bayramın 2. ve 3. günlerinde taşların zevalden evvel de atılabileceği rivayet edilmişse de. meşhur olan rivayet, tasların zevalden sonra atılmasıdır.)
Bayramın 4.günü güneşin batmasıyla taş atma zamanı sona ermiş olur.
Müzdelife'de vakfeyi terkeden kimse ceza kurbanı keser. Ancak hastalık veya bünye zafiyeti gibi bir sebeple vakfeyi yapmamaktan ötürü bir şey lâzım gelmez. İzdiham sebebiyle vakfeyi terkeden kadınlara da ceza gerekmez.
Şeytan Taşlamanın Sahih Olmasının Şartları
1.Taşlan cemrelere el ile atmak.
Taşları ok veya ayak ile atmak sahih olmadığı gibi. el ile götürüp koymak da caiz değildir. 2.Atılan şeylerin yeryüzü cinsinden olması. Ağaç. demir gibi şeyleri atmak caiz olmaz. (22> 3.Taşların hepsini birden değil, ayrı ayrı atmak. Hepsi birden atılırsa tek taş atılmış sayılır. 4.Taşlan kümelerin üzerine veya yakınına düşürmek.
Taş kümelerinin uzağına düşen taşlar atılmış sayılmaz. Yerlerine yeniden atılması serekir. 5.Taşların atılan yere, atanın fiili sonucu ulaşması.
Atılan taş bir yere düştükten veya çarptıktan sonra, bu yerin, etkisi olmadan kendiliğinden atılan yere ulaşırsa, sahih olur. Ancak birinin omuzuna veya kafasına düşüp durduktan sonra bu kişinin hareketi sonucu düşerse, atılan yere ulaşsa bile sahih olmaz; veniden atılması eerekir.
6.Gücü yetenin taşları bizzat kendisinin atması.
Ancak, taşlan atamıyacak kadar hasta olanlar başkasını vekil ederek taşlarını attınrlar. 7.Taşları, belirli vakit içinde atmış olmak.
Şeytan Taşlamanın Sünnetleri
1.Taşları yaklaşıp 3.5 metre mesafeden atmak. 2. Yedi taşı peşpeşe atmak.
3.Herbir taşı atarken. "Bismillahi Allahii Ekber" demek.
4.Bayramın 2. ve 3.günlerinde önce küçük, sonra orta. sonra da Akabe Cemrelerine sıra ile taş atmak.
5.Atılan taşlar, nohuttan büyük, fındıktan küçük olmak.
Şeytan Taşlamanın Mekruhları
1.Büyükçe bir taşı olduğu gibi veya kırıp birkaç taş yaparak atmak. 2.Cemre mahallinde biriken taşlardan alıp atmak.
3.Bir cemreye aynı gün yediden fazla taş atmak.
4.Temiz olmayan (pislik bulaşmış) taşları atmak. 5.Cemreler arasındaki tertibe riayet etmemek.
Atılacak Taşların Sayısı
Bayramın ilk günü sadece Akabe Cemresine 7 taş atılır.
Bayramın 2. ve 3. günleri ise her üç cemreye de 7'şerden 21'er taş atılır.
Şeytan Taşlama
Atılacak taşlar. Müzdelife'de toplanır ve yıkanır. (Taşların Müzdelife'den toplanması zorunlu değildir. Müzdeliıe'den toplanabileceği gibi Mina'ya gelirken yoldan. Mina'dan ve herhangi bir yerden de alınabilir. Sadece cemrelerde birikmiş olan taşlan alıp atmak mekruhtur.)
Bayram sabahı Mina'ya gelinince Akabe Cemresine gidilir. Mina sağ tarafa ve Mekke sol tarafa gelecek şekilde cemreye doğru yeteri kadar yaklaşılır ve durulur. Sonra cemreye yedi taş atılır. Her bir taş
"Bismillahi Allahu Ekber, rağmen li'ş-şeytânî ve hizbihî" diyerek atılır ve durmadan oradan gidilir.
İlk taşın atılmasıyla telbiye kesilir ve bundan sonra artık telbiye yapılmaz. Atılan taş yerine ulaşmaz veya uzağa düşerse, yerine başkası atılır.
Bayramın 2. ve 3. günleri zevalden sonra sırasıyla küçük cemreye, sonra orta cemreye ve sonra da Akabe cemresine aynı şekilde 7'şer taş atılır. Küçük ve orta cemrelere taş atıldıktan sonra başkalarına engel olmayacak şekilde bir yerde durulur ve dua edilir. Yalnız Akabe cemresine taşlar atıldıktan sonra orada durulmaz, hemen oradan uzaklaşılır.
Eğer Mina'da 4 ncü gün de kalınacak olursa, aynı şekilde her üç cemreye 7'şerden 21 taş daha atılır.
Şeytan Taşlamayı Geciktirmek
Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi. şeytan taşlamak vaciptir. Taşlama günleri de bayramın 4 günüdür. Vaktinde atılmayan taşlar, taşlama süresi içinde kaza
edilir. Bayramın 4 ncü günü güneşin batmasıyla taşlama süresi son bulur. Bundan sonra taşlama yapılmaz.
Taşlar vaktinde atılmayacak olursa ceza kurbanı eerekir. Vaktinde atılmayan taslar, atılma süresi içerisinde kaza edilse bile. yine ceza kurbanı gerekir. ( İmam Ebû Yusuf ve Muhammed'e göre vaktinde atılmayan taşlar, taş atma süresi sona ermeden kaza edilirse, ceza gerekmez.
Şafii ve Hanbelîlere göre ise. vaktinde atılmayan taşlar, bayramın 4'neti günü güneş batmadan atıldığı takdirde eda olur ve ceza da lâzım gelmez.)
Seytan Taslamada Vekâlet
Taşları bizzat atamıyacak kadar hasta, yaşlı ve sakat olanlar, uygun kişileri vekil tayin ederek taşlarını attırırlar.
Yaşlılarla kadınlar, izdiham yüzünden gündüz taş atmaları mümkün olmazsa, gece atarlar. Gece taşlarını atabilecek durumda olanların vekil tayin etmeleri caiz olmaz. Çünkü vekâlet acizlikle kayıtlıdır. Taş atma süresi içerisinde herhangi bir vakit atmaya gücü yeten kimse vekil tayin edemez.
Vekil olanlar, önce kendi taşlarını, sonra da vekil oldukları kimsenin taşlarını atarlar.
Artan taslar, ihtivacı olanlara verilir veva uvaun bir vere bırakılır. Fazla olan tasların cemrelere atılması mekruhtur.
Mina'da Kalmak
Bayram günlerinde Mina'da gecelemek sünnettir. ( Şafiilere göre. bayram günlerinde Mina'da gecelemek vaciptir. Terkinden dolayı ceza kurbanı gerekir. Ancak hasta olan, hastası bulunan kimseler Mina'da kalmayacak olurlarsa bir şey lâzım gelmez.)
d) Saçları Traş Etmek veya Kısaltmak
Halk veya taksir denilen saçları traş etmek veya kısaltmak da hac ve umrenin vaciplerindendir. ( Şaliîlere göre halk veya taksir vacip değil, rükündür, yani farzdır.)
Kadınlar traş olmaz, ihramdan çıkmak için sadece saçların ucundan bir miktar keserler.
Abdestte olduğu gibi erkekler başın en az dörtte birini traş eder veya saclarının ucundan keserek kısaltırlar. ( Şafii mezhebinde saçtan en az üç tel kesilmesi veya kısaltılması yeterlidir.)
Başın tamamının traş edilmesi veya saçlarının tamamının kısaltılması ise sünnettir.
Saçları Traş Etmenin Vakti ve Yeri
Hac'da saçları traş etmenin veya kısaltmanın zamanı, kurban kesme günleridir. Yeri de Harem bölgesidir.
Bayram günleri çıktıktan sonra ve Harem bölgesi dışında traş olmakla da ihramdan çıkılmış olur, ancak ceza gerekir. (Hac için ihrama giren kimse, vaktinden önce yani bayramın ilk günü tan yeri ağarmadan önce traş olursa ihramdan çıkmış olmaz, ihram suçu işlemiş olur. İmam Ebû Yusuf ile İmam Muhammed. İmam Şafii ve Ahmed ibn Hanbel'e göre ise. saçları traş veya kısaltmanın kurban kesme günlerinde olması vacip değil, sünnettir. Daha sonraya kalmakla ceza gerekmez, sünnete uyulmamış olur. İmam Ebû Yusuf ve Zufer"e göre. traş olmanın harem sınırları içinde olması vacip değil, sün-nettir. Harem sınırları dışında traş olmakla ceza gerekmez. Sünnet terkedilmiş olur. ) Fakat traş olmadıkça ihramdan çıkılmış olmaz.
Traş ile Diğer Menâsik Arasındaki Tertip
Bayramın ilk günü, Müzdelife'den Mina'ya gelindiğinde, sıra ile Akabe cemresine 7 taş atılır. Kıran ve temettü'e niyet etmiş olanlar, kurban keserler ve traş olup ihramdan çıkarlar. Sonra Mekke'ye giderek ziyaret tavafını yaparlar.
Mina'da önce şeytanı taşlama, sonra kurban kesme, daha sonra da traş olup, ihram'dan çıkma görevlerinin bu sıraya göre yapılması vaciptir. Sıranın bozulması halinde ceza kurbanı gerekir. (İmam Ebû Yusuf. İmam Muhammed ile Şafiî. Malikî ve Hanbelîlere göre ise bu sıralama, vacip değil sünnettir. Uyulmadığı takdirde ceza gerekmez, sadece sünnet terkedilmiş olur.)
Ancak ziyaret tavafında tertibe riayet vacip değil, sünnettir. Tavafın, sözü edilen menâsikten önce veya arada yapılması mekruh ise de. sahihtir ve harhan-si bir ceza da gerekmez.
Traş Olma veya Saçları Kısaltmanın Hükmü
Saçları traş etmek veya kısaltmakla ihramdan çıkılır ve cinsî ilişki hariç diğer yasaklar kalkmış olur. Cinsî ilişki yasağı ise ziyaret tavafı yapılıncaya kadar devam eder. Ziyaret tavafının yapılmasıyla bu yasak da sona ermiş olur.
Haccın Sünnetleri 1.Kudüm Tavafı
Bu tavaf, ifrad veya Kıran haccı yapacak olan afakilere, yani mikât dışından gelenlere sünnettir. Mekke'ye gelindiğinde hemen yapılır.
Kudüm tavafı da ziyaret tavafı gibi yapılır. Ancak haccın sa'yı bu tavaftan sonra yapılmayacaksa ıztıba ve remel yapılmaz.
2.Arefe Gecesi Mina'da Gecelemek
Zilhicce'nin 8 nci günü (ki buna terviye günü denir) güneş doğduktan sonra Mekke'den Mina'ya gelmek; orada öğle. ikindi, akşam, yatsı namazlarını kılmak ve geceyi burada geçirerek. Arefe günü sabah namazını da kıldıktan ve güneş doğduktan sonra Arafat'a hareket etmek.
3.Bayram Gecesini Müzdelife'de Geçirmek
Arafat'tan Müzdelife'ye gelindiğinde, bayram gecesini burada geçirmek sünnettir.( Şafiîlere göre Müzdelife'de gecelemek vaciptir.) Bayram sabahı tan yeri ağarmaya başladıktan sonra vakfe vaciptir.
4.Bayram Günlerinde Mina'da Kalmak
Kurban kesme günlerinde Mina'da kalmak ve orada gecelemek sünnettir ( Diğer mezheplere göre ise. kurban kesme günlerinde Mina'da gecelemek vaciptir.)
Umre Nedir, Nasıl Yapılır
Umre. ihrama girerek tavaf ve sa'y yaptıktan sonra, traş olup ihramdan çıkmaktan ibarettir. Ömürde bir defa umre yapmak sünnettir. ( Şafii ve Hanbelî mezheplerinde ise farzdır.) Umre için belirli bir zaman yoktur. Her zaman yapılabilir. Ancak Arefe ve bayram günleri ile
teşrik günlerinde umre yapmak tahrimen mekruhtur. Çünkü, bu beş gün hac günleridir.
Bir yılda birden fazla umre yapmakta bir sakınca yoktur. ( Malikî mezhebine göre. bir yılda birden fazla umre yapmak mekruhtur.)
Umre İçin İhrama Girme Yerleri
Mekke'ye. Mikat sınırları dışından gelenler, yolları üzerindeki Mikatlardan veya hizalarından ihrama girerler.
Mekke'liler ile mikat sınırları içinde oturanlar,harem sınırları dışında ,Hill bölgesinde ihrama girerler.
Umrenin Yapılışı
Umre yapmak isteyen mikâtta veya Hill bölgesinde ihrama girmek üzere ihram namazı kılar. Namazdan sonra "Allah'ını, umre yapmak istiyorum, onu bana kolay kıl ve benden kabul eyle. " diye niyet eder. sonra da telbiye yapar.
Harem-i Şerife gelince:
"Allah'ım, senin rızan için umre tavafı yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır ve kabul eyle." diye niyet ederek umre tavafını yapar.
Tavaf namazını kıldıktan sonra Safa tepesine gider ve:
"Allah'ım, senin rızan için Safa ile Merve arasında umre sa'yı yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır ve kabul eyle" diyerek niyet eder ve sonra da umre sa'yını yapar.
Bundan sonra saçlarını traş eder veya kısaltarak ihramdan çıkar.
Haccın Yapılışı
Hac. yapılışı itibariyle: İfrad. Temettü ve Kıran olmak üzere üç çeşittir. Mekkelilerle. Harem bölgesinde ve mikat sınırları içerisinde ikamet edenler, ancak ifrad haccı yapar, temettü veya kıran haccı yapamazlar.
Hac aylarından önce Mekke'ye gelip umre yapan afakiler de bunlar gibi sa-dece ifrad haccı yapabilir, temettü veya kıran haccı yapamazlar. Bunlar, Mekke'de ikamet ettikleri sürece başka bir umre yapamaz: Zilhiccemin 8 nci Terviye günü hac için ihrama girer ve ifrad haccı yaparlar. Şayet bunlar hac ayları girdikten sonra umre yapacak olurlarsa temettü yapmış olmazlar. Bu yanlış hareketleri sebebiyle ceza kurbanı keserler.
İfrad Haccı
Yalnız hac için ihrama girerek umresiz yapılan hacdır. Şöyle yapılır: -İhrama girmeden önce. uzamış ise tırnaklarını keser.
-Koltukaltı ve kasık kıllarını temizler. -Saç ve sakal traşı olur.
-Gusleder veya abdest alır. Gusul daha efdaldir. -Varsa güzel koku sürünür.
- Erkekler, bütün elbiselerini çıkararak yeni veya yıkanmış izar ve rida denilen iki parça ihrama sarılırlar. Başlan açık ve ayakları çıplak kalır. Ancak topukları ve üzeri açık ayakkabı giyebilirler.
Bellerine kemer bağlayabilirler, omuzlarına çanta asabilirler. Şemsiye kullanmaları ve gölgelenmeleri caizdir.
Hanımlar normal elbise ve kıyafetleriyle ihrama girerler. Kapalı ayakkabı, çorap ve eldiven giymelerinde bir sakınca yoktur. Yalnız yüzlerini açık tutarlar.
Kerahat vakti değilse iki rek'at ihram namazı kılarlar. (İlk rek'atta Fatiha'-dan sonra Kâfinin, ikinci rek'atta ise ihlâs sûrelerini okumaları efdaldir.)
Namazdan sonra:
"Allah'ım! Hac yapmak istiyorum. Onu bana kolay kıl ve benden kabul eyle." diye niyet edilir. Sonra da;
Yüksek sesle telbiye yapılır. Hanımlar ise seslerini yükseltmezler.
Böylece ihrama girilmiş ve ihram yasakları başlamış olur. Bundan sonra dikilmiş ve örülmüş elbiseler giymezler, başlarını ve yüzlerini örtmezler. Traş olmaz ve vücutlarından kıl koparmazlar. Tımak kesmez, güzel koku sürünmezler. Harem bölgesinin bitkilerini koparmazlar. Başkalarıyla
tartışmaz, kötü ve kırıcı söz söylemezler. Yanlarında olan eşleriyle cinsel ilişkide bulunmaz, cinsî ilişkiye götüren davranışlardan uzak dururlar.
İhram süresince; ayakta, otururken, yatarken, yürürken, vasıta üzerinde tel-biyeye devam ederler. Mekke'de kalınacak yere gelip yerleştikten sonra Harem-i Şerife gidilir. Kapıda telbiye kesilir;
tekbir, tehlil ve salavat-ı şerife okuyarak tevazu ve derin bir saygı ile içeri girilir. Beytullah görününce üç defa tekbir ve tehlil yapıp dua edilir.
Mescid-i Haram "da farz namaz kılınmıyorsa hemen tavafa başlanır. Buna Kudüm Tavafı denir. Şöyle niyet edilir:
"Allah'ım. Senin rızan için evini kudüm tavafı olarak 7 şavt tavaf etmek istiyorum, onu hana kolay kıl ve benden kabul eyle."
Tavaftan sonra mümkün olursa Makam-ı İbrahim'de, olmazsa Harem-i Şerifin uygun bir yerinde iki rek'at tavaf namazı kılınır ve dua edilir.
Haccın sa'yı kudüm tavafından sonra yapılacaksa tavafta ıztıba ve remel de yapılır. Tavaftan sonra haccın sa'yım yapmak üzere Safa tepesine gidilir. Safa ile Merve arasında yedi defa sa'y edilir. Sa'y. Safa'dan başlar. Merve'de biter.
Bundan sonra ihramlı olarak Mekke'de ikamet edilir.
Terviye (Zilhicce'nin 8'nci) günü olunca. Mekke'den ayrılıp Mina'ya veya Arafat'a hareket edilir. Mina'ya gidilirse öğle. ikindi, akşam ve yatsı namazları orada kılınır ve Arefe günü sabah namazı
kılındıktan sonra Arafat'a hareket edilir.
Arefe günü öğle ve ikindi namazları Nemire Mescidinde veya çadırlarda öğle vaktinde birlikte cem'i takdim ile kılınır.
Namazlardan sonra mümkün olursa Cebel-i Rahme yakınlarında, mümkün olmazsa çadırlarda vakfe yapılır.
Gün boyu telbiye, tekbir, tehlil. teşbih. Kur'an-ı Kerim okumak, dua etmek, tevbe ve istiğfar gibi ibadetler yapılır.
Güneş battıktan sonra, akşam namazını kılmadan Müzdelife'ye hareket edilir. Meş'ar-i Haram yakınında uygun bir yere inilir. Akşam ve yatsı namazları, yatsı vaktinde cem'i tehir ile kılınır.
Bayram gecesi burada geçirilir. Uygun bir zamanda şeytan taşlamada kullanılacak küçük taşlar toplanır ve yıkanarak çantaya konur.
Vakit girince sabah namazı erkence kılınır. Namazdan sonra vakfe yapılır. Bu vakfede de dua ve istiğfar edilir.
Ortalık iyice aydınlandıktan sonra güneş doğmadan Mina'ya hareket edilir.
Mina'ya gelindiğinde Akabe cemresine gidilir ve 7 taş atılır. Sonra saçlar traş edilir veya kısaltılır. Böylece ihramdan çıkılmış olur.
Bundan sonra Mekke'ye gidilerek farz olan ziyaret tavafı yapılır.
Ziyaret tavafının.bayramın ilk gününde yapılması efdaldir. O gün yapılmazsa ikinci veya üçüncü günü yapılır. Mazeretsiz olarak, üçüncü günü güneş battıktan sonraya bırakılırsa, ceza kurbanı gerekir. (Bu. Ebû Hanife'ye göredir. Diğer müctehidlere göre ise. sünnete uyulmadığı için sadece mekruh olur. ceza gerekmez.)
Ziyaret tavafından sonra tekrar Mina'ya dönülür. Şeytan taşlama günlerinde Mina'da gecelemek sünnettir.
Bayramın ikinci günü zeval vaktinden sonra: sırasıyle küçük, orta ve Akabe cemrelerine 7 şer taş atılır.
Küçük ve orta cemrelere taş attıktan sonra bir köşede kıbleye dönerek dua edilir. Akabe cemresi taşlandıktan sonra ise beklenmez, hemen oradan uzaklaşılır.
Bayramın üçüncü günü de ikinci gününde olduğu gibi zevalden sonra küçük, orta ve Akabe cemrelerine 7 şer taş atılır.
Mekke'ye dönmek için acele ediliyorsa, taşlar atıldıktan sonra, güneş batmadan Mina"dan ayrılmak sünnettir. Güneş battıktan sonra ayrılmak ise mekruhtur.
Bayramın 4'ncü günü sabahı tan yeri ağarmadan önce, Mina'dan ayrılmamış olanlar, o gün de her üç cemreye 7 şer taş atarlar. 4 ncü gün taşların zevalden önce atılması Ebû Hanife'ye göre caizdir.
Afakiler Mekke'den ayrılacakları zaman veda tavafı yaparak ayrılırlar.
Temettü Haccı
Temettü haccı: hac aylarında umre ve haccı ayrı ayrı ihramlarla yapmaktır. Temettü haccı yapmak için mikatta ihrama girilir ve:
"Allahım! Senin rızan için umre yapmak istiyorum, onu bana kolaylaştır ve benden kabul eyle" diyerek umreye niyet edilir.
Umre tavafı yapılacağı zaman:
Allahım! Senin rızan için umre tavafını yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır ve kabul eyle" diye niyet edilerek umre tavafı yapılır. Tavaftan sonra sa'y yapılacağı için tavafta ıztıba ve ilk üç şavtta remel de yapılır.
Tavaftan sonra umrenin sa'yı da yapıldıktan sonra traş olup ihramdan çıkılır.
Zilhicce'nin 8 nci (Terviye) günü ihram için gerekli temizlik ve hazırlık yapıldıktan sonra iki rek'at ihram namazı kılınır ve:
"Allahım, hac yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır ve benden kabul eyle" diyerek hacca niyet edilir ve telbiye getirilerek yeniden ihrama girilir.
Bir kimse, haccın sa'yını ziyaret tavafından önce yapmak isterse yapabilir. Bu takdirde önce nafile bir tavaf, sonra da haccın sa'y mı yapar. Böylece haccın vaciplerinden olan sa'yı yapmış olduğu için ziyaret tavafından sonra sa'y yapmaz.
Temettü haccı için ihrama giren kimse, bayram sabahı sırasıyla Akabe cem¬resine taş atar. kurbanını keser ve traş olup ihramdan çıkar.
Bundan sonra, ifrad haccına niyet etmiş olan kimsenin yaptığının aynısını )ar.
Kıran Haccı
Kıran haccı. umre ve haccın ihramını birleştirmek demektir. Kıran haccı yapmak için mikatta:
"Allahım, senin rızan için umre ve hac yapmak istiyorum. Bunları bana kolaylaştır ve kabul eyle" diye niyet edilir ve telbiye söylenir. Böylece Kıran haccı için ihrama girilmiş olur.
Kıran haccına niyet etmiş olan kimse, temettü haccına niyet etmiş olan kimse gibi önce umre tavafını yapar. Bu tavafta da ıztıba ve ilk üç şavtta remel vardır.
Tavaf namazı kılındıktan sonra mes'aya gidilir ve umrenin sa'yı yapılır.
Umre sa'yından sonra traş olunmaz ve ihramdan çıkılmaz, biraz dinlendikten sonra kudüm tavafı yapılır.
İstenirse haccın sa'yını da bu tavaftan sonra yapabilir. Bu takdirde tavafta ıztıba ve ilk üç şavtta remel yapılır.
Kıran haccı yapan kimse, ihramlı olarak Mekke'de kalır ve Zilhicce'nin 8 nci (Terviye) günü olunca Arafat'a gider. Bundan sonra temettü haccı yapan kimse gibi bayram sabahı sırasıyla Akabe cemresini taşlar, kurban keser, traş olup ihramdan çıkar.
Bundan sonraki görevlerde ifrad. temettü ve kıran haccı yapanlar arasında bir fark yoktur.
Hacda Kadınlar
Kadınlar hac ve umrede erkekler gibidir. Ancak şu hususlarda farklı hareket ederler:
1.İhramlı iken normal elbise, çorap ve ayakkabılarını giyerler. Başlarını örter, yüzlerini açarlar. 2.Telbiye, tekbir ve dua yaparken seslerini yükseltmezler.
3.Tavafta ıztıba ve remel yapmazlar.
4.Sa'yda yeşil ışıklı sütunlar arasında hervele yapmazlar.
5.İhramdan çıkmak için saçlarını dipten traş etmez, uçlanndan biraz keserler.
6.Ay hali gören kadınlar, tavaf dışında, haccın bütün görevlerini yaparlar. Bu durumda olan bir kadın, kudüm veya umre tavafını yapmadan Arafat vakfe¬sini yapmak zorunda kalırsa:
Kıran haccı yapmak üzere ihrama girmişse umresi bozulur ve ifrad haccı yapmış olur.
Şayet temettü haccı yapmak üzere umre için ihrama girmiş ise. hac için niyet ve telbiye yaparak umre ihramını ibtal eder ve ifrad haccı yapmış olur.
Her iki halde de şükür kurbanı kesmesi gerekmez. Ancak hacdan sonra, önceden yapamadığı umreyi kaza eder ve ibtal ettiğinden ötürü ceza kurbanı keser (Diğer üç mezhebe göre temettü haccı yapmak üzere umre için ihrama girip, âdet halinin kesilmemesi sebebiyle Arafat'a çıkmak zorunda kalan kadın, hac için niyet ve telbiye yapar. Böylece umre ihramı ile hac ihramı birleşmiş ve kıran
haccı yapmış olur ve şükür kurbanı keser. Hac için yapılan tavaf ve sa'y umre için de yeterli olur, ayrıca tavaf vc sa'y yapması gerekmez. Kıran haccı yapmak üzere ihrama girmiş ise. bu durumda umre ibtal edilmiş olmaz. Şükür kurbanı kesmesi gerekir. Hac için yapılan tavaf ve sa'y umre için de geçerli olur.)
Hac ve Umre Cinayetleri
Cinayet, ihram veya harem sebebiyle yapılması yasak olan iştir.
Hac veya umrede cinayet sayılan iş yapıldığında, ceza gerekir. Yapılan işin cinayet olup olmadığını bilip, bilmemek arasında fark olmadığı gibi; kasden, hataen. yanılarak. unutarak, isteyerek veya zorla yapmak arasında da bir fark yoktur.
Kıran haccına niyet eden kimse, ihram yasaklarından birini işlemesi halinde; biri umrenin, diğeri de haccın ihramı olmak üzere, her bir cinayet için iki ceza ödemesi gerekir.
Umre tavafının abdestsiz yapılması veya veda tavafının terkedilmesi gibi sadece haccı ilgilendiren vaciplerden birini terkeden kimse, haccı kırana niyet etmiş olsa bile bir tek ceza öder.
A)Hac veya Umreyi Bozup Kazasını Gerektiren Cinayetler
1.Hac için ihrama girdikten sonra Arafat vakfesinden önce cinsî ilişkide bulunmak.
Bu kimsenin haccı bozulur. Ancak bozulan bu haccı bırakmayıp tamamla-ması ve daha sonraki yıllardan birinde kaza etmesi ve işlediği cinayet sebebiyle de bir koyun veya keçi kesmesi gerekir.
2.Umre için ihrama girdikten sonra, tavafın en az dört şavtını tamamlamadan cinsî ilişkide bulunmak.
Böylece umresi bozulan bu kimsenin umreyi tamamlaması, işlediği cinayet sebebiyle bir kovun veva keçi kesmesi ve bozulan umrevi kaza etmesi eerekir.
B)Bedene (Deve veya Sığır Kurban etmeyi) Gerektiren Cinayetler
1.Arafat vakfesinden sonra (yani traş olup ihramdan çıkmadan önce) cinsî ilişkide bulunmak. ( Arafat'ta vakfe yaptıktan sonra fakat henüz traş olup ihramdan çıkmadan önce cinsî ilişkide bulunan kimsenin Hanefî mezhebi dışındaki diğer üç mezhepde de haccı bozulmuş olur. Hanefî mezhebinde haccı bozulmayıp bedene yani bir sığır veya deve kurban etmesi lâzımdır.)
2.Ziyaret tavafını cünüp olarak yapmak.
Kadınların aybaşı ve lohusalık halleri de cünüblük hükmündedir.
C)Dem (Koyun veya Keçi Kurban etmeyi) Gerektiren Cinayetler
Bunlar da, haccın vaciplerinden birini terketmek, geciktirmek veya ihram yasaklarına uymamakla ilgili cinayetler olmak üzere iki kısımdır:
a) Haccın Vaciplerinden birini terketmek veya zamanında yapmamakla ilgili cinayetler 1.Mikatı ihramsız geçmek.
Şayet hac veya umre menasikinden hiç bir şey yapmadan, geri mikata dönülerek ihrama girilirse ceza gerekmez.
2.Sa'yın tamamını veya en az dört şavtını terketmek. 3.Müzdelife vakfesini özürsüz olarak yapmamak.
Hastalık, yaşlılık veya izdiham sebebiyle, Müzdelife'de vakfeyi yapamayanlara bir şey gerekmez.
4.Şeytan taşlamayı yapmamak veya bir günde atılması gereken taşların yarıdan çoğunu atmamak.
5.Ziyaret veya umre tavafının son üç şavtını veya sadece birini yapmamak.
6.Mikat dışından gelen hacıların veda tavafını terketmesi veya çoğunu yani dört veya daha çok şavtını yapmaması.
7.Ziyaret veya umre tavafını abdestsiz, veda veya kudüm tavafını cünüb olarak yapmak. ( Diğer üç mezhepte: hadesten taharet, tavafın sahih olmasının şartı olduğundan, abdestsiz olarak yapılan tavaf sahih değildir.)
Ziyaret veya umre tavafını abdestsiz. veda ve kudüm tavafını cünüb olarak yaptıktan sonra bunları guslederek veya abdest alarak iade eden kimseye ceza gerekmez.
8.Arafat'tan güneş batmadan önce ayrılmak.(Şafiîlere göre. güneş batıncaya kadar Arafat'ta durmak sünnet olduğundan, güneş batmadan önce Arafat'tan ayrılan kimseye ceza kurbanı vacip olmaz.) 9.Ziyaret tavafını mazeretsiz olarak bayram günlerinden sonra yapmak.
10.İhramdan çıkmak için Harem bölgesi dışında veya bayram günlerinden sonra traş olmak. ( Şafiî. Hanbelî mezhepleriyle Ebû Yusuf'a göre ihramdan çıkmak için Bayram günlerinden sonra veya Harem bölgesi dışında traş olmakla ceza kurbanı gerekmez.)
11.Tertibe uymamak. Yani kurban bayramının ilk günü Akabe cemresine taş atma, kurban kesme ve traş olma görevlerini sıra ile yapmak vaciptir. Bu sıra bozulursa ceza kurbanı gerekir. ( Diğer üç mezhep ile Ebû Yusuf ve Muhammed'e göre tertip vacip değil, sünnettir. Binaenaleyh bunun bozulmasından ceza kurbanı gerekmez.)
d) İhram Yasaklarına Uymamakla İlgili Cinayetler
1.Bir defada ve aynı yerde vücudun veya bir organın tamamına güzel koku sürmek. Bir organın tamamına değil de bir kısmına koku sürülürse sadaka vermek yeterli olur. 2.Bir organa yağ sürmek veya süs için kına gibi bir şeyle boyamak.
Tedavi için sürülen ilâç, merhem veya kokusuz yağlar için bir şey gerekmez.
3.Bir tam gün veya gece süresince elbise, çorap veya topukları kapalı ayakkabı giymek, başı ve yüzü örtmek.
Bir tam gün veya gece olmaz da az bir zaman giyilir veya örtülürse sadaka vermek yeterli olur. 4.Saç. sakal veya vücudunun bir başka organını traş etmek.
Saç veya sakalın, yahut başka bir organın dörtte birinden azının traş edilmesi sadaka vermeyi gerektirir.
5.Aynı yerde ve bir defada bütün tırnakları veya bir el yahut bir ayağın tırnaklarının tamamını kesmek.
Kendiliğinden kopan veya kınlan tırnaklar için bir şey gerekmez.
Bir el veya ayaktaki tırnakların tamamı değil de bir kısmı kesilirse her biri için sadaka vermek gerekir.
6.Traş olup ihramdan çıktıktan ve fakat ziyaret tavafını yapmadan önce cinsî ilişkide bulunmak. 7.İhramlı iken cinsî ilişkiye yol açacak davranışlarda bulunmak. (Eşini şehvetle öpmek, şehvetle
tutmak, okşamak ve oynaşmak gibi.) (Malikî mezhebinde, cinsî ilişkiye yol açan davranışlarda bulunmakla inzal vaki olursa, haccı bozulur. Diğer mezheplerde ise bozulmaz.)
Şehvetle bakma ve düşünme sonunda boşalma olsa bile ceza gerekmez.
Özür Sebebiyle İhram Yasaklarına Uymamak
Bir zaruret ve mazereti sebebiyle ihram yasaklarına uymayan (örneğin: ha-stalığı sebebiyle ihram giyemiyen veya başını traş eden) kimse, serbesttir: İster Harem bölgesinde ceza kurbanı keser, isterse dilediği yerde peşpeşe yahut aralıklı olarak üç gün oruç tutar veya isterse altı fakiri akşamlı sabahlı bir gün veya bir fakiri altı gün doyurur. Yahutta 6 fakire fıtır sadakası verir.
D) Fıtır Sadakası Kadar Sadaka Yermeyi Gerektiren Cinayetler
1.Vücuttan herhangi bir organın tamamına değil de. bir kısmına güzel koku veya yağ sürmek. 2.İhramlı iken başının, sakalının veya başının dörtte birinden daha azını traş etmek.
3.Bir tam gün veya bir tam geceden daha az bir zaman dikişli elbise, topukları kapatan ayakkabı giymek veya başı örtmek.
4.Bir el veya ayağın tırnaklarından bir kısmını, beşten azını kesmek. Yahut bir el veya ayağın tırnaklarının tamamını ayrı ayn yerlerde yahut değişik zaman-larda kesmek. Bu takdirde her bir tırnak için ayrı sadaka gerekir.
5.Kudüm, veda veya herhangi nafile bir tavafı abdestsiz yapmak.
6.Veda tavafının veya sa'yın dördüncü şavttan sonraki şavtlarını eksik bırakmak. Eksik kalan her şavt için ayrı sadaka verilir.
Kudüm tavafında ise eksik şavtlar için bir şey gerekmez. 7.Cemrelere eksik taş atmak.
Eksik kalan her taş için ayrı sadaka gerekir. 8.Başkasını traş etmek.
Bu kimse ister ihramlı. ister ihramsız olsun, farketmez.
Başkasına dikişli elbise giydirmek veya koku sürmekle bir şey gerekmez.
Harem Bölgesinin Avları ve Bitkileriyle İlgili Cinayetler
Harem bölgesiyle ilgili yasaklar sadece ihramlı kimseler için değildir. Bu bölgenin avının
avlanması, kendiliğinden biten ve kurumuş olmayan ağaç ve otlarının kesilmesi veya koparılması, ihramlı, ihramsız herkes için haramdır.
Harem bölgesinin avını avlayan kimse, kıymetini tasadduk eder. Bunun yerine oruç tutmak caiz olmaz.
Harem bölgesinde kendiliğinden bitmiş ağaç ve bitkileri kesen veya koparan kimsenin,bunların bedelini sadaka olarak yoksullara vermesi gerekir. Sahibinin kesmesi cezayı gerektirmez.
İnsanlar tarafından ekilip dikilen ağaç ve bitkilerin koparılmasından dolayı bir ceza serekmez.